Son Dakika
25 Nisan 2024 Perşembe
03 Temmuz 2021 Cumartesi, 15:46
GULSEN BIRDAL
GULSEN BIRDAL gulumbirdal@hotmail.com Tüm Yazılar

KORANAVİRÜS BEYİNLERİMİZE DE TAKMIŞ

KORANAVİRÜS BEYİNLERİMİZE DE TAKMIŞ
COVID-19’un ilk tespit edildiği günlerde, başlangıçta yalnızca akciğerleri etkileyen bir hastalık olduğu düşünülürken, şimdiki zamanlarda yapılan araştırmalar ile birçok organı hedef aldığı tespit edilmiş bunlardan en önemlisi olan şimdi de beynimizin gördüğü zararlar ile beyinde kalıcı hasarlara yol açtığını belirtilmeye başladı. Özellikle yaşlı hastalarımız yüksek risk grubunda yer alıyor. Parkinson, Beyin damar hastalığı, yüksek tansiyon, MS, Epilepsi, Parkinson, ALS gibi nörolojik rahatsızlıkları olan hastalara bu virüsün daha hızlı bulaştığı tespit edilmiş.
Covid-19 bazı hastalarda beyne ulaşmayı başarıyor bunun sonucunda ise beyin omurilik sıvısında saptanabiliyormuş virüs beyine yerleşip bir süre sonra da yeniden ortaya çıkabiliyormuş .Konsantrasyon güçlüğü, kafa karışıklığı gibi nörolojik yakınmalar ilk enfeksiyonu geçtikten sonra dahi hastaların yüzde 55’inde aylarca devam edebiliyormuş. Ve virüsün beyinde yerleşip sessizce saklandığını ve bir süre sonra yeniden ortaya çıkabildiğini tespit etmişler. Bu nasıl sinsi bir NALET ? Ve bu durum, maalesef bazı hastaların tam iyileşmek üzereyken tekrar kötüleştiğini, beyinde sis oluşturup unutkanlık gibi yakınmaların devam ettiğini ortaya çıkartmış. Virüs beyinde diğer organlara nazaran daha yüksek oranda saklanıyormuş.
Bundan kaçış yok bu artık ispatlandı o zaman tedbirlere daha çok dikkat etmemiz gerek. Özellikle sebze ve meyveleri beslenmeye eklemeliyiz bugüne kadar ben ve birlikte yaşadığım çocuklarım fazlaca meyve salata tükettiğimiz için belki bu yüzden henüz tanışmadık diye düşünüyorum Covit-19 ile. Gün içerisinde ne yersek yiyelim mutlaka bir öğünde sebze yemeği tüketelim, yeşillikler meyvelerimizde olsun sofralarımızda yağsız ızgaralar et gibi öğünlerle de beslenmemizi dengelenmeliyiz.
Beyne yeterince oksijen sağlamak da önemli. Her gün aksatmadan özellikle açık havadaki yürüyüşlerim, egzersizlerim beynimin oksijen ihtiyacını karşılıyor bunları sosyal medyada da paylaşıyorum. Birçok yakınımdan çevremden evinden hiç çıkmayan dostlarımdan ve bazı Hekim arkadaşlarımdan da tepki topladım Covit 19 olacaksın dediler ama hem olmadım hem Feet kaldım onlarında yarısı Obez oldu 5-15 kilo alanlar ,Covit 19 olup hastaneye yatanlar ve vefat edenler oldu. Ben doğru bildiklerimden şaşmıyorum. Haftada 5-7 gün ortalama 1 saat açık havada yürüyüş yapıyorum, kaliteli uykumu alıyorum. Uykunun da virüse karşı bağışıklığımızı koruyan en önemli ilaç olduğunu düşünüyorum. Ayrıca uyku beynin verileri işlemesi hücrelerin yenilenmesi tüm hormonların düzenlenmesi için gerekli bir süreç. Karanlık,sakin, sessiz iyi havalandırılmış bir ortamda ve en geç 23:00’te yatakta olmaya özen göstermek gerek.
Son olarak maske, mesafe hijyen kuralları artık hepimizin bildiği korunma kalkanı lütfen normalleştik deyip anormalleşmeyelim gevşemiyelim. Hasta olmaktansa korunmak daha kolay. Kimin ne kadar şiddetli geçireceği atlatıp atlatamayacağını bilemeyiz. Bilmemiz gereken tek doğru hayat ne olursa olsun güzel yaşamaya değer ama sağlıkla yaşayabilmek en güzeli.
Sevgim ile haddim olmadan öğütlerim ve yazılarım ile aklınızda kalayım efendim.

Wordpress Haber Teması Tasarım ve Programlama: Bilgin