Benzer Konular
AK PARTİ-CEMAAT KAVGASI (BÜYÜK SAVAŞ)
25 Aralık 2013, 18:40
Biliyordum bir gün bu savaşın olacağını… Cemaat yıllardır rahatsızdı… Neden mi? Çünkü liderleri Fetullah GÜLEN, uzun yıllardır Türkiye’de hakkında açılan davalardan dolayı, içeri girerim korkusuyla gelemiyordu… Memleket hasreti kor kor içini, bağrını yakıyor! ama malesef ülkemize adım atamıyordu.
Fetullah hoca, 11 yıldır Ak parti hükümetinin, kendisi için bir şeyler yapmasını bekledi. Kendisi hakkında açılan davaların bir şekilde, Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN tarafından, dolayısıyla hükümet tarafından yasal düzenlemeler yapılıp kapatılmasını arzu etti. Böylelikle Fetullah hoca ölmeden önce memleket ateşini söndürecekti.
Hoca için yıllardır hukuksal bir düzenleme yapılmadı.Türkiye’deki cemaatini hep Amerika’dan yönetti. Başbakan ERDOĞAN devlet kadrolarındaki cemaatten rahatsızdı, ama yapacak bir şey yoktu. Ak parti 2002′ de iktidara gelirken, cemaatin maddi ve manevi yardımını çok gördü. Bu nedenle cemaatin, hükümet içindeki kadrolu durumuna ses çıkarmadı.
Başbakan ses çıkarmadı ama, içi içini yedi. Çünkü bütün kontrolün kendisinde olmasını istiyordu. Hatta Fetullah hocayı bundan 1-2 sene önce çağırdı… gel beraber çalışalım dedi. Fetullah hoca gelseydi, Başbakan kendisine bir görev verecekti. Başbakan’ın emri altına girecek olan Fetullah hoca, dolaylı olarak böylelikle elindeki cemaat gücünü hükümete verecekti.
Fetullah hoca, peki kendisine verilecek görevi kabul etmeseydi, ne olurdu? Tabi ki kendisi için açılan davalar, işleme konularak kendisine hapis yolu gözükebilirdi. Fetullah hoca, bu riski göze alamazdı. Bu nedenle, uzak olsun ama güç bende olsun diyerek, Amerika’dan yönetmeye devam etti.
Cemaat’in oy potansiyeli az olsada, maddi ve devlet içinde kadrolaşma olarak çok güçlü… Beş yıl öncesinde 25 katrilyon gibi bir serveti olduğunu sokaktaki insan bile söylüyordu… Şimdi acaba kaç para, bir bilen yok… Ülkemizde milletvekilleri bile, Fetullah hoca ve cemaat aleyhine kolay kolay konuşamazlar. Ülke genelinde cemaat’in 750’ye yakın dersanesi var. Her gün bu kurumlarından, paralar akıyor Cemaat’in kasasına…
Maddi olarak büyümeleri demek, her geçen gün güçlenmeleri demekti… Başbakan ERDOĞAN haklı olarak, bu büyüyen gücü durdurmak istedi. Kim ister ki, bükemeyeceği bir bileği karşısında görmek… Bu nedenle dersaneler kapanmasında, Başbakan şunu demek istedi. Sen benim emrim altına girmezsen, sen cemaat’ini tamamiyle bana vermezsen… Bende senin para musluğunu tıparım. Zamanla parasal gücün azalınca, yok olup gidersin…
Başbakan; Fetullah hocanın dersanelerini kapatacak, ama kapatamıyor. Hoca’nın; Bak bak ben sana iktidar olurken, yardımcı oldum… Sen bana neler yapıyorsun dememesi için, bütün dersaneler üstünden gitti. Böyle olunca Başbakan 2 düşman kazandı. Biri Fetullah hoca… Diğeride milyonlarca çocuğu dersanelerde okuyan halk…
Fetullah hoca zaten Başbakan’ın 11 yıldan beri, tavrından rahatsızdı. Bir de cemaatin para musluğu kesilmek isteniyor. Fetullah hoca, gördü ki, milyonlarca halkda dersaneler konusunda rahatsız, iktidara muhalefet… Zaman şimdi dedi… Cemaat böylelikle hükümete savaç açtı…
Eğer ki Başbakan direk olarak, ”ben cemaat’in devlet içinde kadrolaşmasından rahatsızım. Bir yerde iki baş olmaz. Ben cemaat yurtlarını ve dersanelerini kapatacağım. Zamanla para kaynakları kesilince, yok olup giderler. Bu gelecek hükümetler içinde iyi olur.”” deseydi… Bugün eli daha güçlü olurdu. Çünkü o zaman arkasında milyonlarca halk dururdu. Ben ak partili vatandaşlarla görüştüm. Bana ”bütün dersanelerin kapatılmasının yanlış olduğunu…. çocuklarımızın gelecekleri yok olacak, malesef tuttuğumuz parti yanlış yapıyor.” dediler…
Cemaat, dersane savaşını kazandı. Hükümet bu konuda geri adım attı. Ama artık savaş başladı. Fetullah hoca artık güvenmiyor Başbakan ERDOĞAN’a…. İlerde tekrar bir hamle gelir diye, ak partiyi bitirmeye kararlı… Bu cemaat çok güçlü! Mart ayına kadar, hamleler yapmaya kararlı gözüküyor. 17 aralıkta operasyon başlamadan 4-5 gün önce, milletvekili Hakan ŞÜKÜR’e cemaat; çık ak partiden fena dalacağız… arada kalma, sen bizdensin dedi. Hakan ŞÜKÜR anında çıktı. Ondan sonra ortalık ana baba günü oldu…
Ben köşe yazısı yazdım ama, 2 ay önce… Başbakan Cemaati bitir diye… Gerçekten olmuyor. Türkiye şeriat olan bir ülke değil… Çocukları sen dini bilgiler verirsin… hayırlarda yaparsın… ama siyasete yön veremezsin…Ama Başbakan’ın bütün dersaneleri kapatacağım demesi, çok yanlış oldu. Şimdi Fetullah hoca, dersanelere çocuğu giden milyonlarca halkın sempatisinide aldı. Yüklendikçe yükleniyor.
Başbakan 17 aralıkta olan yolsuzluk operasyonunda, hemen akabindeki günde, çocukları yolsuzlukla suçlanan Bakan’ları görevden alacaktı. Ama almadı… Ben dedi” arkadaşlarımı kimselere yedirmem” dedi… Ama çıkan paralar var. Görüntüler var. Başbakan Bakanları, alacaktı görevden… ”Ben milletime hesap veremem” diyecekti. İlerde inşallah aklanacaksınız, bende tekrar görevlerinize iade edeceğim diyecekti. En azından millet gücünü, arkasına alacaktı Başbakan…
17 aralıkta operasyon oldu. Ben 18 aralıkta, bu ilgili 3 Bakan’ı görevden alın diye, face sayfamda defalarca yazdım. Ben değil, herkes yazdı. Ne oldu bugün, 3 Bakan istifa etti. En azından 8 gün ak parti yıpranmazdı. İstifa eden 3 Bakan’dan biri olan Erdoğan BAYRAKTAR ”Ben istifa ettirilmem için Başbakan tarafından zorlandım… Ben bunu haketmiyorum. Soruşturma dosyasında var olan ve onaylanan imar planlarının büyük bir bölümü, Sayın Başbakan’ın onayı ile yapıldı. Dolayısıyla Başbakan’ında istifa etmesi gerekli” diyor…
Ya hiç te sayın Başbakan, siyaset yapıyorsan sadece halkına güveneceksin… İnsanoğlu çiğ süt emmiştir… Siyasette arkadaş yok, milletin var. Millet oy vererek, siyasetçiye yön veriyor, el veriyor. Gezi olaylarında dışardaki yüzde 50 darıldı… Dersaneler kapanacak mevzundan, evdeki yüzde 50 küstü… ak parti’ye kalan yüzde 25… Şimdi maddi ve manevi olarak bir imparator olan Cemaat, ak partiye saldırdıkça saldırıyor.
Ak parti ve Cemaat kavgası, baya uzun süreceğe benziyor. Ak partiyi çok zor günler bekliyor. Bence en güzeli, Başbakan’ın siyasetten çekilmesi. Yerine başka bir arkadaşı gelmesi daha iyi… En azından ak parti fazla yıpranmaz…
Peki Başbakan ERDOĞAN, siyaseti bırakır mı? hiç sanmıyorum… Planda cumhurbaşkanı olmak varken, şimdi hayatta bırakmaz. Bir de Başbakan’da hırs var. Hırsını cemaat üstünde deneyecek. Bu savaşı ancak millet bitirir. Bu da sandıkta olur.
