KEPÇE KULAKLI ÇOCUK İÇİNE KAPANIYOR
KEPÇE KULAKLI ÇOCUK İÇİNE KAPANIYOR
Genellikle kulak arkasının kemikten fazla bir açıyla uzak olmasından kaynaklanan kepçe kulak, yüz simetrisini sağlamada burun ile birlikte büyük rol oynuyor. Çoğunlukla aileden gelen bir şekil bozukluğu olan kepçe kulak, günümüzde pek çok kişinin ve özellikle de okul çağındaki çocukların önemli sorunu haline gelebiliyor. Medstar Topçular Hastanesi Kulak Burun Boğaz Bölümü’nden Op. Dr. Volkan Çağlayan, kepçe kulak ameliyatları hakkında bilgi verdi.
Çocukluk çağını olumsuz etkiliyor
Kulaklar, 5 yaşında erişkin boyutunun yaklaşık % 90 büyüklüğüne ulaşır. Birçok faktöre bağlı olarak kulaklarda şekil bozukluğu da görülebilir. En sık ortaya çıkan sorun ise kepçe kulak diye adlandırılan şekil bozukluğudur. Kepçe kulakta, kulak ile kafa arasında olan açı normale göre daha geniştir. Dolayısıyla kulak kepçesinin üzerindeki kıvrımlar oluşamaz ve böylelikle şekil bozukluğu meydana gelir. Çocukluk çağında kepçe kulak şekil bozukluğu olan çocuklarda yaşıtlarına göre farklılık duygusu gelişebilir.
Cerrahi için 4-6 yaş arası en ideal zaman
Yapılan birçok çalışmada, çocukluk çağında kepçe kulak şekil bozukluğu düzeltilmeyenlerde, normal kişilere göre çok daha sık psikososyal sorunlar ortaya çıktığı görülmüştür. Cerrahi yapılan çocukların %18’lik bir kısmının bundan dolayı çocuk psikiyatrisinde değerlendirildiği saptanmıştır. Cerrahi ne kadar erken yaşlarda yapılırsa sonuçlar o kadar iyi olmaktadır. Çocukluklarda okul çağı öncesi, özellikle 4-6 yaş arası en uygun dönemdir.
Ameliyatsız düzeltme yöntemleri de mümkün
Kepçe kulak şekil bozukluğunun tedavisi cerrahidir. Birçok farklı teknik aynı işlemde uygulanarak kulak doğal ve normal şekline getirilmektedir. Kulak arkasından küçük kesilerle operasyon yapılır. Ameliyatta şekil bozukluğunun tipine göre kalıcı iç dikişler atılarak kıkırdağa şekil verilir. Ayrıca kıkırdağa şekil verici inceltici müdahaleler yapılabilmektedir. Uygun hastalarda dikişsiz teknikler de uygulanabilir. Son yıllarda ameliyatsız düzeltme yöntemleri uygulanmaya başlanmıştır. Uygun hastalarda kesi olmadan yapılabilen bu tekniklerle başarılı sonuçlar alınmaktadır. Ameliyat sonrası takipte; kanama, kan birikmesi ve iltihaplanma problemi ile karşılaşmamak için yakın takip önerilmektedir.
