Kepez Belediyesi tarihine sahip çıkıyor, Lyrboton Kome’ye ilk kazma vuruluyor
Antalya’nın en eski doğal ve arkeolojik varlıklarından biri olan Lyrboton Kome Antik Kenti, Kepez Belediyesi’nin çabaları ile hayata dönüyor.
Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü’nün seçim döneminde vaad ettiği 70 projeden biri olan Lyrboton Kome Antik Kenti’nin turizme kazandırılması için çalışmalar başlıyor. Varsak bölgesinde kayalıklar üzerinde yükselen ve bu güne kadar terk edilmiş bir alan olarak kalan Lyrboton Kome Antik Kenti’ni Kepez Belediyesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Antalya Müzesi iş birliğiyle ve Akdeniz Üniversitesi’nden destek alarak yeniden hayata döndürecek. Kepez Belediyesi öncülüğünde başlayacak olan çalışmalarda doğa, tarih ve kültür adına reanimasyon projesi olarak yürütülecek. Başlayacak olan proje ile Antalya’ya şehrin içinde yepyeni ve olağan üstü farklı doğal bir arkelojik park kazandırılacak. Proje öncelikle doğal ve tarihsel varlıkların korunması ve tarihin karanlık noktalarını aydınlatma amacı taşıyor. Antik yerleşim yerinin Kepez’e turizm kimliği kazandıracağına işaret eden Tütüncü, şunları söyledi: “Bürokratlarımızla birlikte antik Lyrboton Kome’yi gün yüzüne çıkarabilmek ve kültür turizminin hizmetine sunabilmek için ilk adımı attık. Bundan sonraki süreçte yapacağımız çalışmalarla birlikte antik kent, Kepez’in de turizmden, pay almasını katkı sağlayacak bir yer olacak. Bağlantı yolunun yapılması başta olmak üzere, gerekli çalışmaları yaparak antik kenti Antalya’ya kazandıracağız. Lyrboton Kome’nin turizme kazandırılması 70 projemizde yer alıyordu.”
Tarih yeniden canlanıyor
Tarihte Perge kentinin zeytinyağı üretim merkezi olarak kullanılan ve 100’e yakın sarnıç, 80’in üzerinde mezar, 2 katlı korunmuş çok sayıda konut, 1 hamam, 3 kiliseyi de içerisinde barındıran kent, yapılan proje ile kadersizliğinden kurtarılarak, Antalyalıların bile bilmediği bir durumdan turizme cazibe kazandıracak yaşayan bir tarihe dönüşecek. Geçmiş yıllarda definecilerin tahribatlarına uğrayan antik kent, kazılarla koşut sürdürülecek çalışmalarla, daha çok konservasyon, konsolidasyon ve kısmen de restorasyonla antik kalıntılara ebediyen yaşama desteği verilerek hayata döndürülecek. Yapılan çalışmaların ardından sürdürülebilir koruma kullanma dengesi gözetilerek turizme açılması planlanan tarihi kent, terk edilmiş bir alan olmaktan kurtarılarak tarihi yeniden canlandıracak.
Varsak adı buradan geliyor
Kalıntıların çoğunlukla Roma ve Bizans dönemlerine ait olduğu kente, 13’üncü yüzyıl başında yöreye gelen Üçok Boyu’ndan Tatar Serdarı Baçu Han’ın 6 oğlundan biri olan Varsak Bey gelir. Günümüzde de Varsak adıyla anılan bölgede bulunan antik kentte gelen Türkler,
tepeye değil düzlüğe yerleşerek bugünkü şehrin temellerini atmışlardır. O dönemden beri terk edilmiş durumda olan, bir zamanın en önemli üretim merkezi, hayata geçirilen proje ile yeniden hayat bulacak.
İlk kazma vuruluyor
Döneminde bölgenin rakibi olmayan, entegre işlikler ile yüksek bir zeytinyağı üretimi sağlayan Lyboton Kome Antik Kentini canlandırmak için Kepez Belediyesi öncülüğünde 3 Kasım Perşembe günü saat 14.00’te ilk kazma vurulacak. İlk kazma seramonisiyle başlayacak olan çalışmalarda, öncelikli olarak ana yapılar ortaya çıkarılarak, en kısa zamanda ziyarete açılması planlanan alanda, çalışmalar uzman kişilerce yürütülecek. Yerleşimin doğal ve kültürel yapısını bozmayacak şekilde devam eden projenin ilk etabında, bitki temizliği ve temel alt yapı süreci tamamlanarak ilk kazma için uygun koşullar sağlandı.
Antalya Arkeoloji Müzesi başkanlığında başlayan çalışmalarla 1. Etap çalışmalarını 2017 içinde tamamlayarak ziyarete açılması planlanan arkeoparkta, 2. Etap olarak kazı ve onarım-sağlamlaştırma çalışmalarına devam edecek. Proje tamamlandığında restore edilmiş Arete Kulesi, zeytinyağı işlikleri, konutlar, kiliseler, hamam, sarnıçlar, mezarlar ve daha önemlisi floral ve jeolojik zenginlikteki çevresiyle, müthiş bir doğa ve tarih parkı halka ve turizme kazandırılacak. Bu tarihi ve doğal güzelliğin, proje bitiminde Apollon-zeytin hasadı şenlikleri, doğa yürüyüşleri ve kültür gösterileri ile müzecilik etkinlikleriyle sürekli canlı tutulması planlanıyor.
