USD42,70
EURO50,22
GBP57,14
BIST11.456,34
GR. ALTIN5.917,99
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak

Saç kırılmalarını önlemenin püf noktaları…

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Saç kırılmalarını önlemenin püf noktaları…

Bu mevsimde hemen herkes saçlarındaki kırıklardan şikayet eder. Özellikle saçları biraz uzun olanların, ellerine bir tutam saç alıp, her fırsatta uçlarına dokunduğunu gözümde canlandırabiliyorum. Saçlar her mevsimde kırılır ama sonbaharda, kış başında daha fazla farkına varırız. Çünkü ne olursa, yazın olur gerçekte… Ne yapalım, saçımız uzun da olsa, kısa da olsa hepimizin başına gelir böyle şeyler. Sızlanmayla vakit kaybetmeden, hemen onları onarmaya girişmeliyiz. Saç kırıkların tıbbi adı (trichoptlosis) dir. Saç tellerinin ucunda koruyucu bir kılıf vardır. O hasar gördüğünde, özellikle kuru ve zayıf saçlar, derisi yüzülmüş tırnaklar gibi çatallanır.

KIRILMANIN NEDENLERİ

Saç tellerinin ucundaki koruyucu kılıf gittiyse, onu yeniden oluşturmak mümkün değildir. Size böyle şeyler vaat eden ürünler görürseniz hiç aldanmayın. Yapılabilecek tek şey, saçın hasar gören kısmını kesip sağlıklı bölümlerin kendini toparlamasına olanak vermektir. Saçlar uzadıkça saçlı derideki besleyici yağlar uçlara kadar erişmekte zorlanır. Böylece saç uçları korumasız ve gıdasız kalarak, zayıflar. Ayrıca uç kısımlar güneşe daha fazla maruz kalır. Diplerine oranla daha yaşlı olduğu için; şampuanlarla, ısıyla, kimyasal işlemler ve saç kurutma makinasıyla da daha fazla karşılaşmış olur. Kurumaya ve yıpranmaya hak kazanmış olur yani!

ÖNLEMLERİNİZİ ALIN

Saçlarınızı uzun tutuyorsanız, uçlarını düzenli olarak kestirmeniz gerekir. Alabileceğiniz en etkin önlem budur. Kimyasal işlemlerden, ısıdan ve güneş ışığından elden geldiğince uzak durun. Ayrıca saçınızı aşırı yıkayarak yağsız bırakmayın, onu daima kremle, doğal maskelerle besleyin, nemlendirin. Ancak spordan sonra terli de bırakmayın. Çünkü ter saçları bozar. Bir de saç fırçanızı seçerken dikkatli olun. Onları kullanırken de şefkatli olun. Saçlarınızı kremlemeden taramaya çalışmayın.

FIRÇANIZ NASIL OLMALI?

* Ahşap saplı ve doğal kıldan yapılan fırçaları tercih edin
* Plastiğin saçtaki elektriklenmeyi önlemesi için, kaliteli antistatik maddeden yapılmış olmasına dikkat edin.
* Fırçanın kılları değişik boylarda olursa saçları daha güzel tarar.
* Fırçaların, özellikle metal olanların ucuna konulan elektrik giderici küçük toplar, saçların kırılmasını önler. Kullandığımız saç bakım ürünleri ne kadar kaliteli ve ayrıntılı olursa olsunlar, saçlarımızı besleyen onlar değil, aldığımız gıdalardır.

SAÇLARINIZI BESLEYİN

Çünkü saç ancak köklerinden ve kan yoluyla beslenir. Yani saçlarımızı kozmetikler değil, sadece yediklerimiz besler. Saçlarımızın canlı ve sağlıklı olmasını istiyorsak, her şeyden önce beslenmemize dikkat etmeliyiz. Yeterince protein, çinko, B 12 vitamini, folik asit ve bakır almalı, sigarayı bırakmalı ve alkol kullanımını azaltmalıyız.

B Vitaminleri: Bira mayası, ciğer, somon balığı, özellikle kuzu eti, tavuk eti, muz, domates salçası, kepekli yiyecekler, baklagiller, başta doğal buğday olmak üzere tohumlarda ve yumurtada bulunur. Buna rağmen B12 eksikliğine çok sık rastlanır. Çünkü yiyeceklerdeki B12 nin hazmı, midemizde bulunan ve zamanla salgılanması azalan bir maddeyi gerektirir. Bu nedenle gerekiyorsa vitamin desteği almalısınız.

Demir: Doğal maden suları, badem, avokado, fasulye, kırmızı pancar, mısır gevreği, hurma, yeşil yapraklı sebzeler, ciğer, böbrek, et, yumurta, balık, fındık, midye, şeftali, armut, piliç, kabak, kuru üzüm, pirinç, tahıl, deniz sebzeleri ve istiridyede bol miktarda bulunur.

Çinko: Doğal maden suları, biftek, istiridye, hindi, tahıl ve baklagiller ve tüm lifli yiyeceklerde bulunur.

Folik asit: Ispanak, domates, domates suyu, portakal suyu, ekmek, kepek, kuşkonmaz, enginar, brüksel lahanası, börülce, ayçiçeği çekirdeği gibi gıdalarda bulunur.

Bakır: Sakatatlar, kabuklu deniz ürünleri, sardalye balığı, fındık, fıstık, badem, mantar, kuru erik, tohumlar, buğday kepeği ve tam tahıl ürünleri en zengin bakır kaynaklarıdır.

MEZOTERAPİ DENEYİN

Aslolan tüm bu gıdaların ağızdan alınması ve kan dolaşımına karışarak saç köklerine ulaşmasıdır. Ancak bazı tipteki saç dökülmelerine veya zayıflamasına karşı, mezoterapi ile saç derisine besleyici maddeler enjekte ederek yardımcı olmaya çalışırız. Bu vitaminler ve mineraller saç derisinde dolaşımı hızlandırarak saçlara canlılık ve parlaklık kazandır. Mezoterapi saçları bir bakıma gübreler. Seanslar dökülmenin derecesine göre 3 ay ile 1 yıl arasında devam eder.

haber3/kadın

Saç kırılmalarını önlemenin püf noktaları…

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Antalya Kadın ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!