USD34,70
EURO36,67
GBP44,10
BIST9.652,00
GR. ALTIN2.968,00
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak

İnek sütü gelişim geriliği yapar mı?

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 

Bir besin veya besin katkı maddesinin tüketilmesinden sonra ortaya çıkan ve beklenmeyen her tür tepki, ‘besin alerjisi’ olarak tanımlanıyor. Bualerjiler, genetik olarak alerjiye eğilimli olan ‘atopik’ kişilerde gıda alımı sonucunda, vücudun sadece o besine özgü farklı tepkiler vermesiyle meydana geliyor. Alerji gelişmiş olan besinin tekrar tüketilmesi, sağlıklı kişilerde görülmeyen aşırı duyarlılık bulgularının gelişmesine neden oluyor. Aniden ortaya çıkan ve ‘anafilaksi’ olarak adlandırılan ağır alerjik reaksiyon ise ölümle sonuçlanabiliyor.

ŞÜPHELİ BESİNİ BIRAKIN
Ortaya çıkan sorunun gerçekten besin alerjisi olup olmadığını anlamak için, şüphe edilen gıdanın ve tüketim miktarının bilinmesi, oluşan belirtilerin neler olduğunun ve ne kadar süre sonra ortaya çıktığının öğrenilmesi gerektiğini söyleyen İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Alerjisi Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nermin Güler, besin alerjisi tanısında, laboratuvar testleri ile deri alerji testlerinden yararlanıldığını söylüyor.
Besinlere karşı gelişmiş olan alerjinin tanısı, kanda şüphe edilen besine karşı gelişmiş olan IGE tipi antikorların tespit edilmesiyle mümkün oluyor. Bazı alerjik besin reaksiyonlarının tanısı için, şüpheli besin alımının en az 10-15 gün en fazla 8 hafta süreyle durdurulması ve geçip geçmediğini kontrol edilmesi gerektiği belirtiliyor. Prof. Dr. Güler, “Hastanın düzelmesi durumunda şüpheli gıdayla karşılaştırma testinin alerji uzmanları tarafından yapılması gerekir” diyor.

YUMURTAYA DİKKAT!
Tüm dünyada giderek artan besin alerjilerine, modern hayata geçmiş Batı ülkelerinde yüzde 3.5, çocuklardaysa yüzde 6 oranında rastlanıyor. Prof. Dr. Güler, Türkiye’de son yıllarda elde edilen oranların da bu değerlere yakın olduğunu dile getiriyor. İnek sütü alerjisi, çocuklarda en sık rastlanan besin allerjisi olup, bunu yumurta takip ediyor. Bunun neden olduğu egzama tipindeki deri hastalıkları çocuklarda sık görülürken, bazen tanı konulması aylar alabiliyor. Sorunun, ‘anafilaksi’ adı verilen ve geç müdahale sonucu ölümle sonuçlanan ağır reaksiyon tipi de bulunuyor. Prof. Dr Güler, besinlerle ortaya çıkan solunum yolu bulguları ve astım hastalığı tipinde reaksiyonlarınsa nadiren görüldüğünü söylüyor.

BESİN ALERJİSİ BELİRTİLERİ
Prof. Dr. Nermin Güler, besin alerjisinin ciltte ve vücutta ortaya çıkan başlıca belirtilerini şöyle sıralıyor:

* Deri belirtileri: Ürtiker-anjioödem (halk arasında kurdeşen), ateş basması, kızamığa benzer birtakım döküntüler, kaşıntı, egzama ve diğer deri problemleri.

* Sindirim sistemi bulguları: Ağızda kaşınma hissi, dilde şişme, bulantı, kusma, reflü, karın ağrısı, kramplar, ishal ve bağırsak bozuklukları nedeniyle zayıflama.

* Solunum sistemi göstergeleri: Astım, gırtlakta ödem, tıkanma, nefes darlığı, hışıltılı solunum, burun ve göz alerjileri.

* Kalp-damar sistemi: Ritim bozuklukları, bilinç ve şuur kaybı.

* Kansızlık: Daha çok inek sütü alerjisi olanlarda gelişen bir tablo niteliği taşımaktadır.

SONUÇ ÖLÜME KADAR VARABİLİR
Anafilaksi, alerjik besin alımının hemen ardından ortaya çıkıyor ve reaksiyon ne kadar erken ortaya çıkarsa ölüm riski o kadar yüksek oluyor. Anafilaksiyle kaybedilen hastaların çoğunun 20 dakika içinde öldükleri belirtiliyor. Bu süre içinde müdahale etmenin zorluğu önceden önlem almayı gerektiriyor. Hastalarda en sık olarak deride ani ve yaygın döküntü, ürtiker (kurdeşen) ve şişmeler meydana geliyor. Bunun dışında; tansiyon düşmesi, kalpte ritim bozuklukları, nefes alamama, astım bulgusuna benzer zorlu ve hışıltılı solunum, karın ağrısı baygınlık hissi, idrar kaçırma gibi ağır reaksiyonlar da görülebiliyor. Prof. Dr. Nermin Güler, “Solunum ve dolaşım bozukluğunun ölümle sonuçlanabilecek kadar ciddi bir sorun olduğu unutulmamalı” diye konuşuyor.

BASİT BİR KAŞINTI MI, AĞIR BİR EGZAMA MI?
Küçük süt bebeklerinde inek sütü içeren bir besin tüketiminin ardından basit bir kaşıntıdan ağır egzamaya kadar varan çeşitli deri problemlerine rastlanabiliyor. Prof. Dr. Nermin Güler, “Bu tip alerjilerde bulantı ve kusma görülüyor. Yemek borusundan kalın bağırsağa kadar tüm sindirim sisteminin içi alerjik olabiliyor. Bazen başka hiçbir nedeni olmayan kansızlık sorunuyla da karşılaşılabiliyor. İnek sütü alerjilerinin büyüme ve gelişme geriliğinde de rolü olduğu düşünülüyor” diye konuşuyor.

ALERJİ AÇISINDAN EN TEHLİKELİ BESİNLER

* İnek sütü
* Yumurta
* Fındık, fıstık, vb…
* Dana eti
* Baklagiller
* Balık ve deniz ürünleri

İnek sütü gelişim geriliği yapar mı?

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Antalya Kadın ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!