Son Dakika
01 Mayıs 2024 Çarşamba
16 Mayıs 2021 Pazar, 17:04
GULSEN BIRDAL
GULSEN BIRDAL gulumbirdal@hotmail.com Tüm Yazılar

BEYAZ MELEKLER

BEYAZ MELEKLER

Büyük bir özveri ile çalışan, hastaların ve tüm sağlık personelinin destekçisi olan hemşirelerin görevi şimdilerde daha ağır,riskli,Covit-19 ile mücadelede ön saflarda canları pahasına her daim sonsuz sabır, gayret daha fazla bir efor ile gece gündüz bayram tatil hamileyim iki canlıyım veya hastayım demeden günlerce çocuklarını görmeden sarılamadan öpüp koklayamadan çalışıyorlar. Yerine göre temizlikçi, amele, psikolog abla, anne, kardeş,evlat gibi hastalar ile ayrı ,hasta yakınları ile ayrı uğraşıp, her türlü zorluğu göğüsleyip arada şiddete de maruz kalıp bir sürü sorunlar ile baş ediyorlar. Maddi manevi ülkemizin en ücra köşelerine dahi koşuyorlar.

Hemşireler yıllardır yetersiz sayıda çalışmaktalar oysa bir o kadar da atanmayı bekleyen mezun hemşire var bunun mantığını da anlamış değilim. Sağlık hizmeti kapasitesinin bahsedilen ülkelere göre daha yüksek olan ülkemizde bizde 4 hemşirenin yapacağı işi 1 hemşire yapmakta.

İstatistiklere göre Türkiye’de yaklaşık 200 bin hemşirenin bulunduğu,100 bin nüfusa düşen hemşire sayısının ise 306 olduğu bilinmekte. Oysa İtalya, Hollanda, İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri gibi gelişmiş ülkelerde 100.000 nüfusa düşen hemşire sayısı 500 ile 1000 arasında değişiyor aradaki farka dikkat lütfen.

Ülkemizde hemşire açığı var iken 100 binden fazla mezun hemşire neden atama bekler nasıl açıklanabilir ?

Hemşirelerin büyük bir çoğunluğu fazla yoğun uzun mesailer ,nöbetler ağır çalışma saatleri ile bu sebeplere bağlı tükenmişlik sendromu yaşamaktalar.

Sertifikalı hemşirelerin kendi alanlarında çalıştırılmayıp ihtiyaç duyular servislere aktarılması da onlar için ayrı bir sorun.

Hemşireler koruyucu sağlık hizmetlerinde kilit roldeler tanımlanmış olan Hemşirelik yönetmeliğinde, nedense okul hemşireliği ,iş sağlığı hemşireliği, diyaliz hemşireliği, halk sağlığı hemşireliği, vb. Bunlara önem verilmeden değişik birimlerde çalıştırılıyorlar kendi alanlarda istihdam edilemiyorlar.

Hemşirelerin güvenli çalışma ortamları da yok.Yasal düzenlemeler yetersiz, her an hasta ve yakınlarının şiddetine maruz kalabiliyorlar.

Sendika ve hastane yöneticilerinin, görevlendirmelerde kararlarında keyfi uygulamaları ile Yönetim pozisyonlarında (bakım hizmetleri müdürlüğü, sorumlu hemşire vb) etik dışı uygulamalara maruz kalabiliyorlar.

Dost ahbap çavuş torpil ilişkileri ile hemşirelik kanunu ve yönetmeliğine aykırı olarak liyakat aranmadan hemşirelik dışı atamaları yapılabildiği gibi Beyaz Meleklere Liderlik pozisyonlarında da ne yazık ki yeterince yer verilmiyor.

Hemşirelikte lisansüstü eğitim almalarına rağmen, Elli yılı aşkın bir süredir devam eden kurumlarda halen uzman hemşirelik kadroları yok. Mesleki gelişimleri ve motivasyonlarının arttırılması için yeterince desteklenmiyorlar.

Bu kadar özverili yıpratıcı çalışmalarına rağmen hak ettikleri ücret politikalarının olmaması da ayrı bir sorun.

Hemşire sayısının yetersizliği bu Pandemi sürecinde iş yükleri her zamankinden daha da artmıştır. Evlerine gidemediklerinden çoluk çocuk sefil oldular masum yavruları da ortada kaldı konu komşuya bırakıp göreve gider oldular.

Hemşireler için işyerlerinde 7/24 hizmet veren kreşler ya hiç yok ya da var olan kreşler kapatılmıştır. Oysa, 0-3 yaş çocuk grubunu da içerecek şekilde çocuk bakımı ve ebeveyn hakları kapsamında çalışma koşulları göz önünde bulundurularak 24 saat açık ücretsiz kreşler açılmalı.

Kronik hastalığı olan, gebe, engelli hemşirelerin çalışmaları yetkinlikleri idari kurulların iznine bağlanmaksızın idari izinli sayılmalılar.

Hemşirelerin Performans uygulanasıda çalışanlar arasında ücret adaletsizliğine yol açan bir uygulamadır. Olması gereken ücretlerinin insanca yaşam koşullarına yetecek ,emekli olduktan sonra da ek ödeme değil tek kalemde emekliliğe de yansıyacak sabit ücret düzenlemesine geçilmeli artık.

Yetersiz olan fazla çalışma kapsamına giren gece nöbeti, hafta sonu, bayram günleri mesaileri katsayıları da ailerinden çaldıkları zamandan ayrı maaşlarından çalınan mağduriyetlerine göre de adil olabilmeli.

Fiilen yaptıkları işin dikkate alınması Riskli birim, özellikli veya acil birim farkı ödenebilmeli, Beyaz Meleklerin ruh sağlıklarını korumak, motivasyonlarını arttırmak adına Psikososyal destek sağlanmalı,

Kovid-19 tedavisi gören hemşirelerin tedavi ve iyileşme süreçlinde iyileştirici ve rehabilitasyon hizmetleri verilmelidir. İşe ne zaman başlangıç yapacağı ve hangi birimlerde çalışabilecekleri ile ilgili planlamalarda göz önünde bulundurulmalı.

Kovid-19 illiyet bağı aranmaksızın hemşireler için meslek hastalığı olarak kabul edilmeli,

Yüksek risk kategorisine giren hemşireler (Örn. Yaş, hamilelik, zayıf bağışıklık vb.) durumları olanlar enfeksiyon riski daha düşük alanlara yerleştirilmelidir. Sağlık Bakanı olsam ah neler neler yapacağım da.

Ah haklarını asla ödeyemeyeceğimiz canlarımıza can veren bu canların canlarını da düşünelim artık lütfen.

Wordpress Haber Teması Tasarım ve Programlama: Bilgin