Son Dakika
26 Nisan 2024 Cuma

KEPEZ’in Genç Bayan Mimarı İsmihan ÇOPUR anlattı

06 Temmuz 2012 Cuma, 18:17

KEPEZ’in Genç Bayan Mimarı İsmihan ÇOPUR anlattı..

Merhaba Sevgili Antalyakadin.com takipçileri,

Hayatımıza güzellik, estetik katan olmazsa olmaz bir meslektir MİMARLIK.. Çevrenize baktığınızda gördüğünüz tüm yapıların bir mimarı var malûm. Ben de bu söyleşimde Antalya Kepez bölgesinde kendi ofisini açma başarı ve cesaretini göstermiş, bölgenin belki de en genç bayan mimarı ile sizleri buluşturmayı uygun buldum.

Sevgili İsmihan ÇOPUR’da şehrimizi güzelleştiren kendisi de güzel mi güzel bir insan. Biliyorsunuz ki, şehrimizde, bölgemizde alanlarında fark yaratan başarılı isimleri, kurumları sizlerle buluşturma misyonu ile bu köşemde konuk etmekteyim..

röp4

Sektörel anlamda ilginizi çekebilecek keyifli ve sıcak sohbetimizle sizleri başbaşa bırakıyorum.

Firmamız İnşaat Mimarlık sektöründe faaliyetini sürdüren İSMİHAN mimarlık inşaat ofisi.  Bu sektörde hizmet vermekte olan pekçok firma bulunsa da sektörünün etik değerlerine sahip, ilkeli ve özenli bir işletme. Ofisin ismi sahibesinin ismiyle de aynı.

Merhabalar öncelikle hayırlı uğurlu olsun, Biraz tanıyalım sizi. İsmihan ÇOPUR kimdir?

Kayseri’liyim. Süleyman Demirel Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi  Mimarlık bölümünden 2011 yılında mezun oldum. 3 kardeşim var ben en büyükleriyim.  En büyük hobim mesleğimle ilgili olarak gezdiğim her yerde beğendiğim iç ve dış projelerin fotoğraflarını çekmek 3 boyut çalışmalar yapmak ve örnek aldığım mimarları takip etmek diyebilirim.. Kısaca, mesleğimi, var olan tüm mevcudatı seviyorum.

Yaşınız çok genç ama böyle bir cesaret takdir edici doğrusu. Ofisi Ne zaman açtınız? Kendi işinizin patronu olmaya nasıl karar verdiniz?

2012 Kasım ayında ofisimi hizmete açtım.. Daha önce bir mimarlık ofisinde çalıştım ama işin püf noktalarını öğrenmek orada mümkün olamıyor. Orada çalışırken daha çok tekniker bir vasıfla çalışıyorsun. Patronun çizdiği taslağa bağlı kalmak zorunda kalıyorsun. Programı kime öğretsen de bir mimar gibi olmasa da bir ay kursa gitse sonra çizmeye başlayabilir. Bizim işte müteahhit araziyi alır getirir ve sen orada projeni oturtursun.

Yalnız olduğum için ofis açma riskini göze aldım. Evli değilim sorumluluklarım ağır değil batırsam da çıkarsam da yalnız olduğum için göze alabildim ve bu ancak bu yaşta olabilirdi benim için. En büyük destekçim ise hiç şüphesiz ailemdi. Devlet memuru olmayı KPSS ye hazırlanmayı düşündüm. Ben çok fazla oralarda mimarlığı yapabileceğimi düşünmedim istemedim çok mecbur kalırsam yaparım diye düşündüm. Ve bu aşamada ofisimi açmak bana daha uygun geldi.

röp 1

İşler nasıl gidiyor?

Şimdi gayet iyi ilk iki üç ay oldukça zordu, sıkıldım. Çok fazla çap geldi. Bizde öyle bir durum var müteahhitlerin sıkıntısı bu.  İmar çapını alan mimar mimar gezer. Herkesten taslak ön proje alır. Yeniysen bunu yaparken de bir bedel isteyemiyorsun. Çevre edinmen bir yer edinmek gerekiyor.  Böyle işler oldu başlarda. Müteahhitlerde çok para vardır ama iş projeye gelince sıkıntılı oluyor çapDaha sonrasında proje işleri de alarak rüştümü ispat etmeye başladım. Bir de Kepez Bölgesinde faaliyet göstermem,  benim için bir şans oldu bu bölgeyi tanıyorum ve büyük projeler yerine mesken projeleri yapmak benim için tecrübelenme için daha uygun oluyor. Ayrıca Antalya da inşaat sektörü bu bölgede artık daha yoğun bu da benim için bir artı. Şuana kadar sekiz proje yaptım. Gezdiğim her yerde beğendiğim iç ve dış projelerin fotoğraflarını çekerim 3 boyut yapmayı seviyorum ve 3 boyut da alıp yapabiliyorum. Örnek aldığım mimarları takip ediyorum. Mimarlığın % 90 çalmak, yani esinlenmektir derdi bir hocam ve bu da gerçekten çok doğru..

Biraz işini anlatabilir misiniz? Meselâ geldiğinde müşteri ne yapıyorsunuz? Onların düşüncesine göremi çalışıyorsun?

Önce onların düşüncesi olmuyor. Mesalâ arazi geliyor kare bir arazi 3 daire sığsın hepsi güneye baksın diyor bunun imkânsız olacağını anlatıyor ve sığabilecek daire ve metrekarelerini veriyorum. Eğer bu arsa ona elverişli gelirse, ben bir mal sahibine gideyim konuşayım sonra size dönerim diyerek gidiyor. Kâr edebileceği bir iş ise Şimdi kat karşılığı sözleşme yapılıyor. Mal sahibi ile müteahhit anlaştıktan sonra taslak çiziyorsun önce kafamda tasarladığımı çiziyorum, yönetmeliklere uyarak. Hangi belediyenin ise her belediyenin ayrı ayrı yönetmeliklerine uymak zorundasın. Daha sonra  Müteahhit ve mal sahibi  birilkte geliyorlar ve projeye bakıyorlar, sonra bazı değişiklikler isteyebiliyorlar  örneğin mutfak küçük olmuş salondan biraz alalım vs gibi..  Proje o düzeltmeler yapıldıktan sonra belediye ve mimarlar odasına veriliyor.. Kolanları statikçiyle inşaat mühedisiyle çalışıyorsun.  Müteahhit artık mimardan başka kimseyi bilmez ve mimara odaklanır. Mimar,  inşaat, makine, elektrik mühendisiyle, zemin etütcüsüyle  kendisi görüşür ve verilen müteahhitten alınan toplam bütçeden kendisi pay verir. Bir nevi koro şefi gibidir MİMAR..  Ön onaylı proje dediğimiz mimari projenin bir tanesini belediyeye veriyorsun ve belediyeden geçmesi gerekiyor ön onaylı projenin.

röp5

Peki, Belediyelerle  ne gibi sorunlar yaşıyorsunuz?

Sorunlar elbette oluyor belediyelerin en çok dikkat ettiği EMSAL, emsalin dışına çıkılıp çıkılmadığına dikkat ediyorlar daha çok.

Belediyelerin anlaşmalı mimarları vardır, bu durumdan dolayı rahatsızılık yaşayabiliyormusunuz bazı siyasi durumlar olabiliyor mu?

Elbette oluyor. Bu şekilde ilerleyen insanlar çok. Bana tölerans tanınmıyor mesela, o kişilere tanınıyor. Hani mahkedeme dayın olacak diye bir söz vardır. Bu deyim buradaki durum için de uygun… Benim en baştaki sıkıntım yeni olmaktı, yer edinmem gerekiyordu ve akılda kalmam tanınmam gerekiyordu. Belli bir çevremin olması ve orada da ah dediğimde bir tanıdığımın olması gerekiyordu. Ancak Kepez Belediyesi ile bu anlamda bir sorun yaşamadım.

röp6

Mimari projenin bedeli nedir?

Bir projenin fatura bedeli aslında 10 Bin tl. Ama işi almak için % 40-50 düşüyoruz. Rekabet piyasası nedeniyle bu şekilde davranmak durumunda kalıyorsun.

Bir bayan olarak mesleğinizi yaparken handikap yaşıyormusunuz?

Aslında fikire göre değişiyor bazı müteahhitler bayanları tercih ediyor, bazıları ise erkekleri tercih ediyorlar bunun sebebi erkek erkeğe dışarda da hayatları olabiliyor ve bu arkadaşlık ortamı nedeniyle de birlikte çalışabiliyorlar.. Bir de yeni olmanın sıkıntısı var önce kendimizi kanıtlamamız bekleniyor.

Mimarlığı dünü ve bugüne ile kıyasladığınızda iyiye mi kötüye mi gidiyor? Mesleğin iyi ve kötü yanları neler?

İyiye gidiyor ve inşaatta artık estetik de büyük önem taşıyor.  Ayrıca teknolojide mesleğimizin bir parçası. 3 boyutlu teknoloji  ile teknik olarak hayal edilebilecek görselleri kişilerle buluşturmak mümkün.. Artık 3 boyut programlarla bina ortada yokken bitmiş halini alıcısıyla buluşturabiliyorsun.  İnsanlara önceden hayal ettiremezdik, maketler vardı ama bu durum ortadan kalktı. Zor bir meslek mimarlık tamamiyle BEYNE yönelik, herkesi memnun etmek zor. Ancak tüm bu zorluğa rağmen o bina ortaya çıktığında bunu ben yaptım ve tasarladım demek çok güzel ve gurur verici. Mesleğin en güzel yanı bu. Sanatçılar der ya çocuklarım.. Mimar için de var olmuş projeler ÇOCUKLARI gibi..  Okurken de zordur kolay bir bölüm değildir. Mesleğimiz kişilerin keyfine, zevkine yönelik. Ayrıca sürekli kendimizi güncel tutmak zorundayız. Yeniliklere açık ve araştırmacı olmak bu mesleği iyi yapmak için şart.

Depreme yönetmeliğine uygun binaların yapılması konusunda ne gibi bir prosedür işliyor? Malûm ülkemiz depremlerden ciddi zararlar görmekte..

Yapı denetime teslim ediliyor projeler ve herşey.. Yapı denetim bunu ruhtat aşamasına getirinceye kadar herşeyi takip ediyor, ve denetliyorlar.. Proje deprem yönetmeliğine göre onay alınıyorsa buna göre ruhsat alınıyor. Ruhsat aşamasında da herkes imzaya gidiyor belediyeye…

Büyük ofislerde bir de şantiyeci eleman olur, projeyi alır ve kontrolleri yerinde yapar. Kalıp aşamasında binanın iskeleti çıkıyor. Kalıp inşaat en önemli unsur ve bu aşamada çok sıkı tutulması gerekiyor.

röp7

Antalya yı mimari açıdan nasıl değerlendiriyorsunuz?

Eski Antalya gerçekten çok güzel  yeni binalarda da hep bir arayış var artık. Maddiyata bağlı olarak büyük yatırımcılar çok güzel projeler üretiyor özellikle Lara ve Konyaaltı bölgesinde ayrıca otellerde mükemmel projeler yapılmakta.  Antalya’nın  geçmişten gelen imar sıkıntısı büyük merkezde beton yoğunluğu çok. Ama yeni yapılan Varsak, Döşemealtı, Sütçüler gibi bölgelerde daha geniş yollar ve gözede hitap eden kaliteli projeler görebilmek sevindirici. Antalya da çarpık bir görüntü sıkıntısı mevcut maalesef.

Mimar olmak isteyenlere ne önerirsiniz?

Çok haz veren bir meslektir.. Bu büyük keyif verir, ben yaptım oldu diyorsun bu iyi yanı. Ancak Öğrencilik hayatı biraz çilelidir diğer bölümler gibi değildir. Üniversitede sürekli proje yapılır ve jüri üyelerin hocalarındır. Masrafları da fazladır özellikle kırtasiye giderleri açısından.. Mesleğimizde algının açık olması gerek, pahalı dergiler karıştırman gerek. Grup çalışmaları çoktur ve arkadaşlıkları sağlamdır bu yüzden de keyif verir ve sosyal bireyler olarak hayata bağlar insanı.. Ben mesleğimi çok seviyorum ve diğer meslektaşlarımın da sevdiğini biliyorum. Ve mutlaka öneriyorum..

Sohbetimizin sonuna geldik bir mesleği sizden, yepyeni bir MİMAR işkadınından Mimarlık mesleğinde günümüzün  güncel sorunları ve güzellikleriyle öğrenmiş olduk. Gerek mesleki, gerekse özel hayatınızda başarılarınızın bol olması temennisiyle diyorum…

Ben de bu samimi ve keyifli sohbet için size teşekkür ediyorum. Yayın hayatınızda başarılar diliyorum. Antalyakadin.com okurlarına elbette sıcacık selamlar gönderiyor, tüm okurlarınıza sevgi ve saygılarımı yolluyorum.

 

Nilhan KIRDI

nilhankirdi@hotmail.com

 

 

Wordpress Haber Teması Tasarım ve Programlama: Bilgin