Son Dakika
27 Nisan 2024 Cumartesi
21 Aralık 2014 Pazar, 22:16
GULSEN BIRDAL
GULSEN BIRDAL gulumbirdal@hotmail.com Tüm Yazılar

KIBRIS SEYAHATİM, Gülsen BİRDAL

KIBRIS SEYAHATİM
Daha önce yurt dışı seyahatlerim olmuştu. Bazı ülkeleri gördüm.Ve kendi vatanımız kabul ettiğimiz “Yavru Vatan” Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini de görme imkanım olmuştu. Yıllar sonra tekrar İki gün önceki Kıbrıs seyahatim ile izlenimlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Her gidenin, adayı görenlerin izlenimleri farklılık gösterir tabii. Ufak bir yer bir yer 1-2 saatte bütün adayı geze bileceğinizi düşünebilirsiniz.
Oysa öyle değil. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin yüz ölçümü 3.355 km. Nüfusu ise onu tam olarak Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın da tam olarak bilebileceğini sanmıyorum. Çünkü adada yaşayanların çoğu kaçak durumunda. Bu aralar, kaçaklar için bir af kampanyası başlatılmış, kaçak yaşayanların aftan yararlanmaları için Devlete başvurmaları için her tarafta afişler var. Adada her milletten insan var. Türklerin haricinde en büyük çoğunluk Pakistan’lılar. Onların ise her ne yolla geldikleri belli değil. Suriyelilerin ise Adaya kabul edilmeme kararı var.
SAM_6729
Son sayımda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde sürekli ikamet eden nüfus: 286 bin 257
Kıbrıs doğumlu (KKTC ve Güney Kıbrıs) kişilerin sayısı 160 bin 207,
KKTC’de sürekli ikamet eden Türkiye doğumlu kişilerin sayısı 104 bin 641,
KKTC’de sürekli ikamet eden Türkiye doğumlu KKTC vatandaşları sayısı 31 bin 234,
Tek ve çift uyruklu olduğunu beyan eden KKTC vatandaşlarının toplam sayısı 190 bin 494,
TC vatandaşı nüfusu 80 bin 550,
Birleşik Krallık (İngiltere) vatandaşı nüfusu ise 3 bin 691 olarak belirlenmiş.
Ada daha önce de yazdığım sanıldığı gibi küçük değil. Boyu Lefke’nin batısında bulunan Yeşilırmak’tan adanın neredeyse en doğu ucu sayılan Dipkarpaz arasındaki uzaklık 250 km.yi bulmakta. Nerdeyse Sapanca Ankara arası. Boyuna enine göre daha dar. Eni bazı yerlerde 30-35 km. arası.
Kuzey Kıbrıs’ı Beşparmak dağları neredeyse ikiye bölmüş, denize bakan tarafı Girne, içeride kalan kısmı Başkent Lefkoşe. Daha aşağısında ve doğusunda Mağusa bulunmakta.Birçok yerleşim yeri var irili ufaklı . Lefkoşe, Girne, Gazi Mağusa, Güzelyurt ve Lefke. Daha önceki yıllarda çekilen susuzluk kalmamış. Türkiye’den KKTC’ye yıllık 75 milyon metreküp su aktarılıyormuş.. Anamur Dragon Çayı üzerinden ve 50 yıllık su ihtiyacını karşılayacağı düşünülüyormuş.
Bir kısmı tarıma elverişli olmasına rağmen atıl kalmış,Konya ovası gibi düz alana sahip. Büyük bir kısımda yeşillik.
Ada halkı tembel gibi. Aralık ayında adaya gidip gördüğüm izlenimlerim arasında İş yerlerinin birçoğu ya kapalı veya öğlene doğru açılmakta.
Ada halkı pahalılıktan şikayet etmekte. Gerçekten her şey çok pahalı
Benzin adada 3.67 TL. Mazot.3.36 TL den satıldığı halde ulaşım Türkiye’dekinden pahalı. Dolmuş in-bin 3.5 TL., mesafelere göre Taksi 15.00-80.00 TL.ye kadar çıkmakta. Giyim ve gıda da Türkiye’den pahalı, Ada halkı kiraların da yüksek olmasından şikayetçi.
Ancak, maaşlar Türkiye’den daha fazla asgari ücret 1.600 TL. Memur maaşları 4.000-5.000 TL
En güzel şehri Girne’dir. Girne gelişmiş ve turizm konusunda en geniş imkanlara sahip kent durumunda. En eski tarihe sahip olan şehirler Lefkoşe ve Mağusa . Lefkoşe’de çok eski 1.500 yıllarına dayanan birçok Osmanlı eseri bulunmakta. En talihsiz yerleşim yeri ise Mağusa’ya birleşik olan Maraş bölgesi. Bir zamanlar adanın en güzel ince kum sahili ve Tesislerine sahip olan Maraş bölgesi 40 yıldır insansız bölge. Güya pazarlık payı olarak tutulan bu bölge 40 yıldır kaderine terk edilmiş. Binaları harabe olmuş. O güzelim tesisler ve o güzelim bölge ne yazık ki atıl vaziyette kalmış.
Adanın en önemli sorunu ulaşım. Gündüz idare edilmekle birlikte akşam 18.00’dan sonra Taksi haricinde hiçbir ulaşım aracı yoktur.Ucu tembelliğe dayanan bu çalışma şeklinden dolayı Akşam 18.00’den önce varacağınız yere vardınız, varamadığını takdirde ya taksiyle gideceksiniz veya o geceyi orada geçireceksiniz.
Gideceklere bilgi için söyleyebilirim. Lefkoşe’nin Girne Kapısı’nda hemen her tarafa dolmuş ve otobüs kalkmaktadır. Girne’nin şehir meydanından (Güvercinli Havuz) adanın hemen her tarafına ve Ercan Hava alanına Dolmuş-otobüs kalkmakta. Girne’ye 5 km. mesafede bulunan Bellapais (Beylerbeyi sarayı)’na (yerleşim yeri olduğu halde), 10 km. mesafedeki St. Hilarion Kalesine, 10-15 km. mesafedeki Bufevento kalesine ya özel araç veya taksi tutarak 60-80 TL. arası ücret ödeyerek gidebilirsiniz. Bir de bunların haricinde her bir bölgeye ayrı ayrı olmak üzere adam başı 45-50 TL. ödeyerek günlük turlarla gidebilirsiniz.
Fethettiğimiz yerlerde biz Türk’ler halkın dinine, diline ve yaşayışına, sahip olduğu kültüre karışmadığımızla övünürüz. Kıbrıs’ta bu çok övünülecek bir şey midir sorguladım kendimce. Gördüğüm kadarıyla pek de övünülecek bir meziyet değil. Biz 1.500’lü yıllardan beri birkaç defa adaya sahip olmuş bir milletiz. 1974’den beri de adanın bir bölgesine sahip ve orada bir Türk Devleti kurmuş bir milletiz ancak aradan geçen 40 seneye rağmen halen Türk kimliğini adaya yansıtamamışız Rumca veya İngilizce hâkim. Bizim yabancıya merakımızdan olsa gerek. V e Adanın görgü kuralları halen eskiye dayalı. Şehir isimleri Türkçe’nin yanında Rumca’da yazılmaktadır. Mesela trafik işaretlerinde Girne-Kyrenia, Gazi Mağusa-Famagusta olarak tanıtılmaktadır. Trafik halen sağdan işlemektedir. Araçların % 99’unun direksiyonu sağda, trafikte uyarı yazıları Türkçe’nin yanı sıra İngilizce’dir. Yavaş-Slow, Dur-Stop gibi. İşyerlerinin tanıtımının ve isim levhalarının çoğu İngilizce.
Gittiğimiz otel, sıradan bir yer değil. 5 yıldızlı Telefon şarj aletlerini prize takmak istedik ama bir

üçgen şeklinde 3 delik var. Elektrik prizi mi, televizyon veya telefon prizimi anlaşılmıyor, ölçüleri bizim fişlere uymuyor. Oradan “bu prizler topraklı, İngiliz usulü” cevabını aldık. Hallederiz” dediler. Teknisyen Fişlere birer tane aparat taktı ondan sonra bizim fişler prize girmiş oldu. Yani elektrik sistemi bile İngiliz’lerden kalma. Dünyanın hiçbir tarafında uygulanmayan sistem KKTC’de .
Gezilecek ve görülecek yerleri internet ortamında rahatça bulabileceğiniz nedeniyle yazımı burada noktalamak istiyorum.
Kıbrıs için çok emek harcayan vefat etmiş olan Rauf Denktaş’a Allah’tan rahmet ailesi ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.
© 2014 Microsoft Koşullar Gizlilik ve tanımlama bilgileri Geliştiriciler Türkçe

Wordpress Haber Teması Tasarım ve Programlama: Bilgin